Posts Tagged ‘film’

Dagur Kari Filmleri – Noi Albinoi (2003)

Friday, March 13th, 2015

.

34. Istanbul Film Festivali programına göz gezdirirken bu yıl festivalde bir de Dagur Kari filmi olduğu gözüme çarptı. Kendisini Noi the Albino (2003), Dark Horse (2005), The Good Heart (2009) filmleri ile hatırlayanlar mutlaka olacaktır.  Bu genç, farklı ve yetenekli yönetmenin 4. filmi “Virgin Mountain” ise bu yıl festivalde gösterilecek filmler arasında. Bu vesile ile bundan yaklaşık 10 yıl falan önce not defterime Dagur Kari”nin ilk filmi “Noi the Albino” ve ikinci filmi “Dark Horse” hakkında karaladıklarım aklıma geldi. Hem günlüğe koyayım hem de bir şekilde sayısal dünyada da kayıtlı olsun diye bunları günlüğe ekliyorum. (yazılar sinema yazısı değil, sadece 10 yıl önce not defterime karaladıklarımdır)

Buzdan Hayaller / Noi Albinoi

Noi Albinoiİzlanda”nın kuzeyinde küçük bir kasabada kendi halinde bir ev. Noi, kapıyı açtığında boyunu aşan karı kürek ile temizleyip evin girişini açmaya çalışmaktadır. Tıpkı film boyunca görülecek olan, karlarla kaplı küçük kasabadan, başka bir dünyaya açmaya çalıştığı yol gibi. Tek fark; evin yolunu açacaktır ama başka bir dünyaya olan yolu açmayı başaramayacaktır.

Karadenizli balıkçılar denizin sakinliğini anlatmak için şöyle derler: “Deniz o kadar durgun o kadar durgundu ki karıncalar su içerdi.” İşte bu kasabada o kadar durgun ve hareketsizdir ki ne yaparsanız yapın değişmez. Dört bir yanı karlı dağlarla çevrili, hergün aynı sahneleri yaşayacağınız, aynı insanlarla konuşacağınız ve aynı dağlara bakacağınız bir açık hava hapishanesidir Noi”nin yaşadığı kasaba. Banka da soysanız, müzeye gece izinsiz de girseniz değişen bir şey olmaz. O kadar sabitdir, o kadar “aynı” dır.

Noi the Albino

Noi, Kuzey İzlanda”nın bu kasabasında yaşayan, aile ortamından uzak kalmış “uyumsuz” ama zeki bir yeniyetmedir. Okulu ve etrafındaki insanlarla ilişkileri uyumsuzdur. Ya o insanlara yeterince yakın değildir ya da insanlar ona yaklaşmayı bilmezler. Sonuçta değişen bir şey olmaz. Konuşmak ister arkadaş bulamaz, okula gitmek istemez okuldan atılır, babası pek ilgilenemez kendisiyle babasına babalık yapar. Belki de onun uyumsuzluğu bu olması gerekenlerin olmamasıydı. Uyumsuzluk onu suça yöneltir. Ne suçludur ne de masum aslında. Kuralları sevmez.

Konuşamadıkça, koşamadıkça, paylaşamadıkça kendi dünyasına çekilir, yeraltı sığınağına yanında hayalleri ile.

Sonra benzincideki kız: İris. Uzaklara gitme isteği ve gidememe. Noi”nin hayalleri vardır. Buzdan Hayaller. Film boyunca o hayallerin yavaş yavaş erimesini izleriz. Eriyen Noi”nin hayalleri olduğu kadar, sıkışmışlığın arasında kalanların, gitmek isteyip gidemeyenlerin hayalleridir de aynı zamanda. Bu açıkhava hapishanesinden İris ile beraber kaçmak ister, İris vazgeçer. Banka soymak ister, beceremez. Araba çalmaya kalkar, hemen yakalanır. Kara mizahlık denemelerdir bunlar. Her teşebbüs onun kanatlarına biraz daha, biraz daha zarar verir. Sonunda uçamaz olur Noi artık. Kolu, kanadı kırılmıştır. Hayalleri erimiştir Noi”nin.

Zekice yerleştirilmiş ince detayları ile, hiçbir canlı renge yer verilmeyen görüntüsü ile, sesin melankolik, sözlerin az ama öz, kurgunun ise başarılı olduğu bir dram-kara mizah karışımıdır Noi Albinoi. Kuzeyden esen farklı bir rüzgardır, buzdan hayallerdir.

* Noi Albinoi, 2003 yılında gösterilen bir filmdir. Filmin orjinal adı Noi Albinoi olmasına karşın, Türkiye”de “Buzdan Hayaller ” olarak gösterilmiştir.

* Bir sonraki günlük yazısında da yine epey eski -bir 8-9 yıl önce not defterine yazdığım, Dagur Kari”nin ikinci uzun metrajlı filmi “Dark Horse” için olan notları ekleyeceğim.

Neşeli haftasonları,